Erdoğan: Netanyahu konuşabileceğimiz biri değil
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Danıştay Liderleri 10. Zirvesi’ne katıldığı Kazakistan’dan dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Rusya-Ukrayna Savaşı’nda her iki tarafla konuşan bir lider olarak etkili olduğunu hatırlatarak, “Bu savaşta barışı sağlamada rol oynar mısın? Yoksa İsrail bu katliamlardan sonra size konuşulabilir mi? İsrail’le mi konuşuyorsun?” Formdaki soruya yanıt veren Erdoğan, şunları söyledi:
“Şu anda herhangi bir temasım yok. MİT liderimiz İbrahim Kalın İsrail tarafıyla görüşüyor. Tabii Filistin ve Hamas’la da görüşüyor. Şunu söyleyeyim Netanyahu hiçbir şekilde temasa geçilecek bir kişi değil. artık bizim için. Onu sildik, dışarı attık. Kararı İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nde yapacağımız toplantılarda vereceğim. Oradaki atmosferi görelim. Ama onun dışında özellikle uluslararası alanda bağları tamamen koparmak. Diplomasi öyle bir şey değil. O yüzden gerek Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, gerek Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın ve diğer “Bakan arkadaşlarımla diplomasinin tüm imkanlarını kullanıyoruz, kullanmaya da devam edeceğiz.” “
Türkiye’nin asıl hedefinin İsrail-Filistin sorununda nihai barışı sağlamak olduğunu vurgulayan Erdoğan, bunun için girişimlerde bulunduklarını, formüller geliştirdiklerini ve geliştirmeye devam edeceklerini belirtti.
Akan kanın durdurulması ve barışın tesisi için ne gerekiyorsa yapmaya kararlı olduklarının altını çizen Erdoğan, “Hedefimiz hem bölgemizi hem de ülkemizi rahatlatacak kalıcı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmaktır. Bunun sağlanması için çağrılarda bulunuyoruz. örneğin ilgili tüm tarafları bir konferansta bir araya getirmek istiyoruz.” dedi.
“Maalesef Avrupa Birliği’ne olan güvenimiz sarsıldı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa Birliği (AB) yönetimi yakın zamanda İsrail-Filistin çatışmasını sona erdirecek bir barış konferansı yapılabileceğini söyledi ancak AB’nin katılacağı böyle bir konferansta Hamas’a bir rol görmediklerini söyledi. Neler var? buna ilişkin değerlendirmeniz ne olur?” sorusuna şu sözlerle yanıt verdi:
“Avrupa Birliği zaten bu dönemde çok tuhaf ve tutarsız bir rol oynadı. Avrupa Birliği adil bir yaklaşım ortaya koymadı ve koyamadı. Maalesef ne İngiltere, ne Almanya, ne İtalya ne de Fransa bu dönemde adil bir yaklaşım sergilemedi.” Yani Avrupa Birliği’nden böyle bir şey beklemek mümkün değil.”
“Türkiye gibi bir ülkeyi 50 yılı aşkın süredir kapısında bekleyen böyle bir oluşumdan başka ne bekleyebilirsiniz ki?” Erdoğan, şu ifadeyi kullandı: “Dolayısıyla adil bir dünyanın mümkün olduğunu söylesek de, konu Avrupa Birliği olunca adil bir tavır beklememek lazım. Çünkü dikkatli olun, şu anda İsrail’in yanında olanlar da, İsrail’in yanında olanlar da. Rusya-Ukrayna savaşında diplomatik süreçlerin dışında “Kim? Avrupa Birliği. Maalesef Avrupa Birliği’ne olan güvenimiz sarsıldı” dedi.
“Bu, AB’nin katliamı yapan kişiye borcu olup olmadığına göre tavır alacağı anlamına geliyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sürekli insan haklarından, demokrasiden, özgürlüklerden, uluslararası hukuktan bahseden medeni devletler, İsrail’in tavrına, barbarlığına neden hala sessiz kalıyor? Bu sessizliği neye bağlıyorsunuz? Avrupa ve Amerika’nın böyle mi davrandığını düşünüyorsunuz?” İsrail’e karşı diyet yapan biri mi?” Borcunuz var mı?” sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
“Şimdi hatırlarsanız Cumartesi günkü konuşmamda bir ifade seçmiştim. Neydi bu ifade? ‘Bunların hepsinin İsrail’e borcu var. Ama Türkiye’nin İsrail’e borcu yok.’ Bundan daha net bir açıklama olamaz. Artık Almanya borcunu ödeyemez. Bu çok açık. Diğerleri de öyle. Bizim hukukumuzu çok ileri gören oradaki bazı siyasiler, ‘Bizim İsrail’e açıkça borcumuz var’ diyorlar. Biz bu borcu ödüyoruz.’ İsim vermeyeceğim.” Çok samimi olduğum bir Alman siyasetçi ‘borçluyuz’ diyor. Biliyorsunuz Holokost. Şimdi bunun bedelini ödüyorlar.”
Avrupa’da çifte standartların, ilkesizliğin ve hukuksuzluğun tarihinin yazıldığını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Tarihte Yahudilere karşı yaptıklarının, Avrupa ülkelerini felce uğrattığını, inkar noktasına getirdiğini bugün görüyoruz. Sıra sıra dizilmiş bebek cesetlerini Avrupa’ya görmezden gelen nedir? Avrupa’yı göremeyecek kadar kör yapan nedir? Gazze’ye düşen bombalar mı? O dönemde yapılanlar kadar güzel olan bu nasıl bir borçtur?” “Yarın istemiyoruz ama Allah esirgesin, bir Avrupa ülkesi benzer katliamlara tanık olsaydı, Avrupa Birliği katliamı yapan kişiye borcu olup olmadığına göre harekete geçerdi. Olanların farkındayız. Tarihte Avrupa’nın kalbinde yer alan Bosna ve Srebrenica’da, o dönemde de Avrupa ülkelerinin, tıpkı bugün olduğu gibi, katliama nasıl sessiz kaldığını, göz yumduğunu çok iyi biliyoruz.”
Bu nedenle “Kimseye diyet borcumuz yok” diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Geçmişimizde diyet borcuna sebep olacak hiçbir utancımız yok. Dün nasılsa bugün de aynı yerde duruyoruz ve bundan sonra da aynı yerde duracağız. bunu yapmaya devam edin.” söz konusu.